Trafik Kazası Tazminat Davası

Trafik Kazası Tazminat Davası

TRAFİK KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI NEDİR?

   Trafik kazası nedeniyle tazminat davası; en az bir aracın katıldığı bir trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüm ve yaralanma gibi bedensel zararlar ya da kazaya karışan tarafların malvarlıklarında meydana gelen zararların giderilmesi amacıyla açılan davadır.

   Bu davanın açılmasındaki hukuki sebep, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda yer alan haksız fiile ilişkin tanımlamaya dayanmaktadır.

   “Madde 49- Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.

 YETKİLİ MAHKEME

   Ölümlü veya yaralamalı trafik kazalarına ilişkin açılacak tazminat davasında birden fazla yetkili mahkeme vardır.

  • Davalının ikametgâhının bulunduğu yerdeki mahkeme genel yetkili mahkemedir (HMK m.6).
  • Birden fazla davalı olması halinde davalılardan birinin ikametgâhının bulunduğu mahkemede diğer davalılara karşı da dava açılabilir (HMK m.7).
  • Trafik kazasının meydana geldiği yerde bulunan mahkemede dava açılabilir (HMK m.16).
  • Trafik kazası nedeniyle zarar gören davacının ikametgâhının bulunduğu yerdeki mahkemede dava açılabilir (HMK m.16).
  • Davalının sigorta şirketi olması hâlinde; sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede dava açılabilir (HMK m.14).

 GÖREVLİ MAHKEME

   Ölümlü ve yaralamalı trafik kazalarına ilişkin açılacak tazminat davasında kural olarak görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir (HMK m.2).

   Davanın sigorta şirketlerine karşı açılması halinde davaya bakmaya görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir (TTK m.4,5).

KİMLER AÇABİLİR?

   Trafik kazası neticesinde yaralanma meydana gelmişse, yaralanan şahsın bizzat kendisi maddi ve manevi tazminat talepli dava açabilir. Ayrıca ağır bedensel bir yaralanma ve uzuv kaybı söz konusu ise zarar görenin kişinin yakınları manevi tazminat davası açabilir (TBK m.56).

   Trafik kazası neticesinde ölüm meydana gelmişse, ölenin yakınları maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Ölen kişi evliyse eş ve çocuklarına, evli değilse anne ve babasına destek verdiği karine olarak kabul edilir. Bu kişilerin tazminat davası açabilmesi için ölen kişiden destek aldıklarını ispatlamaları gerekmemekte iken ölen kişinin üçüncü derece akrabalarının (dayısı, amcası, teyzesi…) destek aldıklarını ispatlamaları gerekmektedir.

YARALAMALI TRAFİK KAZASI TAZMİNAT DAVASINDA HANGİ ZARARLAR İSTENEBİLİR?

   Bu davada zarar gören kişi, tazminat sorumlularına karşı maddi ve manevi tazminat talep edebilir. Yaralanan kişinin ağır bedensel bir yaralanma veya uzuv kaybetmesine bağlı olarak yaralanan kişinin yakınları manevi tazminat talep edebilir.

   Yaralamalı trafik kazası sonucu zarar gören kişinin talep edebileceği tazminatlar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 ve 56.maddelerinde belirtilmiştir.

   Türk Borçlar Kanunu’nun 54.maddesine göre zarar gören kişinin talep edebileceği maddi tazminat kalemleri şunlardır:

   “Madde 54- Bedensel zararlar özellikle şunlardır:

  1. Tedavi giderleri.
  2. Kazanç kaybı.
  3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
  4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.”

   Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesine göre zarar gören kişi manevi tazminat talebinde bulunabilir:

   “Madde 56- Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda,  olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.

   Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”

ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZASI TAZMİNAT DAVASINDA HANGİ ZARARLAR İSTENEBİLİR?

   Bu davada ölen kişinin yakınları, tazminat sorumlularına karşı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabilir. Ölen kişinin yakınlarının talep edebileceği tazminatlar 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 53 ve 56.maddelerinde belirtilmiştir.

   Türk Borçlar Kanunu’nun 53.maddesine göre ölen kişinin yakınlarının talep edebileceği zararlar şunlardır:

   “Madde 53- Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:

  1. Cenaze giderleri.
  2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
  3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.”

   Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesine göre ölen kişinin yakınları manevi tazminat talebinde bulunabilir:

   “Madde 56- …Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”

KİME KARŞI AÇILIR?

   Trafik kazası TBK m.49 gereği haksız fiil olarak kabul edilmektedir. Dolayısıyla açılacak tazminat davası da haksız fiilin sorumlularına karşı açılmaktadır. Ancak trafik kazalarında, araç sahiplerinin her yıl yaptırdığı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortaları gereği haksız fiili bizzat işleyenler dışında sigorta şirketlerinin de tazminat sorumluluğu bulunmaktadır. Trafik kazası neticesinde ölüm, yaralama veya herhangi bir malvarlığı zararı nedeniyle aşağıdakilere maddi ve manevi tazminat davası açılabilmektedir:

  • Araç Sahibi : Araç sahibinin, Karayolları Trafik Kanunu’nun 85.maddesi gereği tazminat sorumluluğu vardır.
  • Aracın Sürücüsü : Trafik kazasında kusurlu olması halinde Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinde yer alan haksız fiil hükmü çerçevesinde tazminat sorumluluğu vardır.
  • Aracın İşleteni : Trafik kazasına karışan aracın işleteninin de Karayolları Trafik Kanunu’nun 85.maddesi gereği tazminat sorumluluğu vardır.
  • Sigorta Şirketi : Trafik kazasına karışan aracın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası veya İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası (Kasko poliçesi) hangi sigorta şirketi tarafından yapılmışsa, o sigorta şirketinin de ölüm, yaralama ve diğer zararlardan KTK m.91 gereği sorumluluğu bulunmaktadır. (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesine göre; sigorta şirketi, zorunlu sigorta limitine kadar zararı karşılar.)

ZAMANAŞIMI

   Zamanaşımı, meydana gelen trafik kazasında malvarlığına yönelik bir zararın meydana gelmesi, tarafların yaralanması ya da ölmesi durumlarına göre değişiklik göstermektedir. İki zamanaşımı süresinden hangisi davacının lehine ise, o süre esas alınacaktır.

   6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa göre:

   “Madde 72- Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.

   2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre:

   “Madde 109- Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhâlde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.

   Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.

   Örnek vermek gerekirse; meydana gelen trafik kazası taraflardan birinin yaralanmasına sebebiyet vermişse 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 89.maddesinde yer alan taksirle yaralama suçu da işlenmiş olacaktır. Taksirle yaralama suçuna ilişkin dava zamanaşımı, aynı kanunun 66.maddesinin 1.fıkrasının e.nolu bendinde sekiz yıl olarak belirlenmiştir. Bu durumda trafik kazası nedeniyle açılacak tazminat davasının zamanaşımı iki yıl değil sekiz yıl olarak hesap edilecektir.

Cevap yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 (546) 447 1054